

Yinede bu başkaları için yaşamı, bu sinir harbini anlamlandıramadım şu kısacık hayatımda.. ''Sen benim kim olduğumu biliyor musun?'' cümlesinden tiksindim ömrüm boyunca.. Az önce biriyle bir şeyden bahsettik, bizde yolda biri birine yol verirse kornayla teşekkür eder burdaysa yol verirsin ve o kadar.. Bilin bakalım hangisi kibarlık? Cevap veriyorum onlarınki.. Neden mi? Çünkü biz yol verdiğimizde bunu lutuf olarak görürüz ve bak sana yol verdim ben büyüğüm nihahaha deriz ve teşekkür isteriz ve ederiz.. Onlar için ise bu normal bir şey, teşekkür edilmesi gereken bir şey bile değil.. Bu trafik hikayesinde asıl benim başka bir hayalim var.Biz toplum olarak sinir harbiyle inanılmaz bir egoyla yaşıyoruz ya.İşte diyorum ki yollarda her şey komik olsaydı. Hayal canım bu hemen tepki göstermeyin.. Mesela tek yön yerine: ''girişin olsun da çıkışın olmasın'' yazsa ya da u dönüşünde: ''dön baba dönelim'' Yol çalışması var mesela bir yerde ve girişinde şöyle bir yazı; ''ortada kuyu var yandan geç'' : ) Hayal dedim ya böyle oklarda zikzak olsaydı.. Her şey komik olsaydı tabi bütün insanlığın bunu anlıycak aynı zeka düzeyine sahip olduğunu düşünüyorum. Biz her trafik sıkıştığında sinirlenmek yerine oklarda yazanlara gülseydik. Tüm insanlık harikalar diyarında, hepimizde son model pembe camlı gözlükler ama marka : ) Bilmem bence insanlar daha sakin bireyler haline gelebilirdi. Böylece ortak yaşam alanlarımızda daha az sen benim kim olduğumu biliyor musun bakışı hissederdik üzerimizde.. Hepimiz Tanrının kullarıyız ne bir kulağımız fazla ne bir gözümüz..
No comments:
Post a Comment