Çok büyük bir problemim var benim.. Adı; umudunu kaybedememe.. Bazıları vardır ya hani, karamsarlardır, hemen hayalleri yıkılır, vazgecerler.. İşte bence hayatta bazen hayallerinizden vazgecmeyi bilmek gerekiyor, yani hayırlısı bu değilmiş boşver diyebilmek lazım. Yok, yapamıyorum, olmuyor.. İlla olucak illa kaderime razı olmıycam. Kendimle kavga ettiğim kadar kimseyle kavga etmiyorumdur heralde.. Ben sevdiğim işi yapıcam, istediğim yere gidicem, dilediğimi sevicem.. Sankı olumsuzluklar, ımkansızlıklar bana carpıp gerı dönüyormuş gibi.. Bir şeye biri imkansız derse deliriyorum, kelimeyi algılayamıyorum.. Sanki hayatım papatya bahcesinde ya da harikalar diyarında gecıyor.. Asla Tanrının benı bırakıcagına ınanamıyorum. Oysa oyle olsa, bu kadar ınsan ıntıhar etmezdı.. Demekki hayatta cok ımkansızlık var.. Tamam kabul, umut dolu olmak harika bir şey ama maalesef diretme huyumdan vazgecmem lazım..
Gecen gün çok eski bir film izledim; ''It's a wonderful life'' ... Amerika'da her yıl christmas zamanı gösterirlermiş. Filmdeki esas oğlan çok fedakar, çok hırslı, calıskan ve cok iyi bır ınsan ama işler ters gidiyor, çalıştığı bankada yüklü miktarda para kaybediyor ve christmas gecesi intihar etmeye karar veriyor.. Bu arada film sondan baslıyor ve ilk sahnede biz insanların esas oğlan için ettikleri duaları duyuyoruz ve Tanrı meleğiyle onu nasıl kurtarıcaklarına dair konuşuyor. Buna göre Tanrı, meleğini insan suretinde dünyaya gönderiyor. Esas oğlanın intihar ediceği gece, melek arkasında beliriyor ve onun yerine suya atlıyor. Baş karakterde cok ıyı bır ınsan olduğundan suya atlayıp insan sandığı meleği kurtarıyor. Melek esas oğlana melek olduğunu söylüyor da inanan kim.. Esas oğlan konusmaları sırasında keske hıc doğmasaydım diyor ve melek onun bu dileğini yerine getiriyor. Tabiki tahmin edebiliceğiniz gibi onun hıc doğmadığı bır durumda her sey kötülerin eline kalıyor ve dünya yaşanmaz bir yer haline geliyor. Bunu gören esas oğlan hayatına geri dönmek istiyor ve eve döndüğünde şimdiye kadar iyilik yaptığı tüm insanların yardım etmek için onun evine dolduğunu görüyor.. So It's a wonderful life.. Çok güzel filmdi, ders alınası.. Ben hep söylerim bence biz insanların problemi bir sonraki adımı bilmiyor oluşumuz... İşte tam bu yüzden sabırsızız, vazgecıyoruz,umudumuzu kolay yitiriyoruz.. Banada bir melek, ilerki hayatımı gösterse sanırım bende cok farklı bır ınsan halıne gelırdım.. Bilinmezliğe yaşamak kötü yanı en azından bana öyle geliyor. Bazen her sey cok bos geliyor. Ölüm gerçeğinin olduğu bir dünyayı neden ciddiye alıyoruz kı.. Kalıcı olsak neyse.. Gidiciysem eger yanı sadece gecıyordum uğradıysam neden kendımı cok yormalıyım onu anlamıyorum aslına bakarsanız. Ciddiyeti anlamıyorum.. Herkes eğlensin bence...Melekler hıc bir seyı cıddıye almazlarmıs.. Ayrıca bır melegı yanınızda tutmak ıstıyorsanız karamsar olmıycaksınız..
Bugün panda head'ı kaybettım yanı beremı : ) Benım ıcın kucuk seyler cok önemli.. NY pazarından almıstım bir daha gitmem, çok soğuk o kadar yürüyemem.. Çok üzüldüm.. Ne zaman desem ki şunu seviyorum beni terk ediyor. Sanırım bir şeylere fazla enerji göndermemek gerekiyor..
No comments:
Post a Comment